‘Sportif aktiviteler sırasında oluşan travmalar, genelde iskelet sisteminde, kemik, yumuşak doku ve iç organları içermektedir. Bunlar, direkt veya endirekt mekanizmalarla meydana gelmekte ve değişik sporlarda değişik şekillerde kendisini göstermektedir.
Sportif hayatta, cinsiyet, antropolojik oluşum ve yaş gurubu önemli özellikler taşımaktadır. "Kadın, erkek", "çocukluk çağı, orta ve ileri yaş" guruplarında uygulanan spor çeşitleri farklılıklar göstermekte ve bu nedenle değişik yaralanma şekilleriyle ortaya çıkmaktadır.
Müsabaka sporları ve zevk için yapılan sporlar arasında dikkatin yönlendirilmesi bakımından önemli farklar vardır. Müsabakalar sırasında oluşan hırs birikimi travmanın enerjisiyle doğru orantıdadır. Bu sırada meydana gelen yaralanmalar genelde dikkatin kontrol dışı kalmasından oluşmaktadır.
Sporcuların eğitimlerinde otokontrol ve konsantrasyon prensiplerinin iyi bir şekilde anlatılmasının önemi çok büyüktür.
Sporcu sağlığında, koruyucu hekimlik ve tedavi edici gurup farklı düzeylerde, ancak birbirleriyle bağlantılı olarak görev yapmak zorundadır.
Sportif aktivite sırasında oluşan travma, iyileşme ile sonuçlanabilir, ancak bunun tam tersi, yaralanma sonrası hareket kaybı daha sonra fonksiyon yetmezliği, iyileşmede gecikme, spora zamanından erken dönüş ve sakatlıkların devamı ve spor hayatının sonlanması gibi durumlar her sporcunun korkulu rüyasıdır.
Sportif travmaya maruz kalan dokular şu şekilde sıralanmaktadır:
Bağlar % 38.4, Kas dokusu % 13.8, Tendonlar % 18.9, Kıkırdak doku % 6.8, Kemik doku % 7.2, Bursalar % 6.5 ve diğerleri %8.3
Sportif travmaya maruz kalan bölgeler ise sırasıyla şunlardır:
Diz eklemi % 32.9, Ayak bileği % 16.3, Kalça ve Kasık bölgesi % 6.0, Omuz eklemi % 6.1, Ayak % 4.7, Uyluk bölgesi % 4.8, Vertebra % 4.85, Dirsek eklemi % 3.9, El bileği-el % 3.2, Diğerleri % 10.4….
Yaralanmaya bağlı, yaralanmış bölgede şişme ortaya çıkar. Ortaya çıkan bu şişliğin iyileşmeyi olumsuz etkilemesi nedeniyle, yaralanmanın erken evrelerinde hızla giderilmelidir. Yaralanmayla beraber var olan ağrının da başarıyla yok edilebilmesi için soğuk uygulaması oldukça başarılı bir yöntemdir.
Soğuk uygulamasında en çok buz kullanılır. Yaralı bölgeye belirli bir süre uygulamada bulunmanız Sizi yakınmalarınızdan kurtaracaktır. Ancak buzu belirli bir süre uygulayabilirsiniz. Önce derinizde bir soğukluk hissedersiniz, sonra ağrınız azalır. Soğuma ilerledikçe yanma başlar ve sonunda o bölge uyuşur. Uyuşmayı hissettiğiniz anda soğuk uygulamasını kesmeniz gerekir. Uyuşma hissini, ağrınızın kesildiği andaki "uyuşma" hissiyle karıştırmayınız. Ancak çok uzun süre buz uygulamayınız. Çünkü uzun süreli uygulamalarınız donmalara ve sinir yaralanmalarına neden olabilir.
Soğuk uygulamasının süreleri uygulanan bölgelere göre değişir. Kemikli bölgelerde aşağıda yapılan uygulama önerilerinin kısa olanını, yağ tabakasının kalın olduğu bölgelerde soğuğu uzun uygulayabilirsiniz.
Soğuk uygulamalarında her zaman buz ya da soğutucu ile deri arasında ince bir bez kullanınız. Bu derinizin zarar görmenizi engelleyecektir.
Soğuk uygularken buzun kullanılması oldukça kullanışlıdır, ancak başka soğuk yayan araçlar da vardır. Aşağıda bu buz ve diğer araçlar kendi aralarında karşılaştırılmıştır:
BUZ TORBASI
Kullanılan en eski yöntemdir. Bir poşete buz doldurun ve bir ince bez üzerinden deriye uygulayın. Buz torbasının derin dokuları soğutma etkisi iyidir ve uzun etkilidir. Buz masajı gibi soğutucu yöntemlerden daha etkindir.
OLUMSUZLUĞU: Buz torbasını bedenin belirli biçimini almasında yetersiz kalmaktadır. Poşeti tamamen buz ile doldurmazsanız ya da daha küçük parçalı buz kullanırsanız, daha kolay bedene uyar. Buza alternatif dondurulmuş bezelye, mısır ya da nohuttur. Böylece torbanın kolunuza ya da bacağınıza kolay yerleşir. Torba ile deri arasına ince bir havlu ya da bez koymayı unutmayınız.
UYGULAMA SÜRESİ: 10-30 dakika.
JELLİ PAKETLER
İçinde defalarca dondurulup, çözülebilen jel bulunur. Jelli paketleri kullanıma hazır olmak üzere buzluğunuzda saklayınız. Paketler donmalarına rağmen esnekliklerini korumaktadırlar ve böylece bedeninize kolay uyum sağlar.
OLUMSUZLUĞU: Jellerin soğutma özellikleri daha fazladır. Bu nedenle kullanımlarında özel dikkat gerektirirler. Bu nedenle asla doğrudan deriye uygulamayınız ve bir havluya sarınız.
UYGULAMA SÜRESİ:10 dakikadan uzun süre uygulamayınız.
KİMYASAL BUZ TORBALARI
Herhangi bir buzluğa konulmadan, torbaya yapılan sıkıştırılma hareketi ile soğukluk yaratır. Özellikle saha koşullarında ve doğa koşullarında kullanışlıdırlar.
OLUMSUZLUĞU: Fazla soğutmazlar, ama yine de iyi bir ilk yardım aracıdır.
UYGULAMA SÜRESİ: Çok fazla soğutmadığı için 30 dakika süreyle doku üzerinde tutulabilirler. Torba doğrudan deri üzerine uygulanabilir.
İMERSİYON
Yaralı ayak, dirsek ya da elin buz parçalarıyla dolu kovaya konmasıdır. Bu yöntemle yaralı bölge tamamen buz ile temas eder.
OLUMSUZLUĞU: Başka beden bölgelerine kolayca uygulanamıyor.
UYGULAMA SÜRESİ:10-20 dakika.
BUZ MASAJI
Dairesel hareketlerle buzun deri üzerine sürtülmesidir. Kolayca yapılır ve yaralı bölge doğrudan hedef alınır.
OLUMSUZLUĞU: Uygulanan soğuk, diğer yöntemlere göre daha kısa ve daha az derinlere nüfus eder.
UYGULAMA SÜRESİ: Ayak bileği gibi kemikli bölgelere uygulandığı durumlarda 7-10 dakika, deri altı yağ dokusunun kalın olduğu bölgelere uygulandığında iki misli süreye gereksinim vardır.
Yaralanmaların erken evrelerinde buzun yararı büyüktür. Ek yöntemlerin de uygulanmasıyla doku yangısı daha hızlı gerileyecektir (dinlendirme, sıkıştırma). Buzu ya da soğuğu belirli aralıklarla uygulayınız. Uygulamalar sırasında bedeninizin sesini dinleyin. Derinizin zedelenmesine izin vermeyin.
Erken evrede doku şişmesine neden olabileceği için, yaralanmalardan ancak 48-72 saat sonra ısı uygulamasına geçiniz.
‘