‘YAZ SPOR OKULLARINA BAŞLAYACAK ÖĞRENCİLER İÇİN SORULAR’

‘1- Çocuklarda sportif etkinliklere başlamadan önce verilecek sağlık raporları
düzenlenirken nelere dikkat etmek gerekir?

Çocuklara verilecek sağlık raporlarının erişkinleri verilecek sağlık raporlarından çok fazla farkı yoktur. İyi bir anamnez alınmalı,özgeçmiş ve soygeçmiş sorgulanmalı, bunu fizik muayene izlemelidir. Fizik muayenedetüm sistemler ayrıntılı olarak incelendikten sonra (özellikle kardiovasküler sistem), dikkatli bir eklem muayenesi yapılmalıdır. Herhangi bir deformitesi olup olmadığı (pes planus, kavus gibi) saptanmalı ve olanak varsa düzeltilmelidir. Daha önceden geçirilmiş yaralanmaları sorgulanmalı, gerekirse rehabilite edilmelidir.Kondisyonel özellikleri test edilmeli, kişilik, motivasyon belirlenmelidir. Fiziksel yapısı (boy, ağırlık, eklem özellikleri, vücut kompozisyonu) değerlendirilmelidir. Tüm bunlarda herhangi bir sorun varsa, raporda belirtilmelidir.

2- Belli spor etkinliklerine başlamak için yaş sınırı var mıdır?

Günümüzde bu konu ile ilgili görüşler oldukça çeşitli ve tartışmalıdır. Sporun bir
sanayi olduğu, oldukça büyük paraların döndüğü bir dönemde yaşıyoruz. Bu durum
spora başlama yaşını daha aşağılara çekiyor. Fiziksel gelişimini tamamlamamış çocukların
giderek ağırlaşan antrenmanlara katılması oldukça sakıncalıdır. Çocuklarda görülen spor
yaralanmalarından bir kısmının, çocuk gelişiminin tamamlanmamasına bağlı olduğu
bilinmektedir. Çocuklarda yarışma kavramı gelişimi 9 yaşından önce, bilişsel ve fiziksel
olarak yarışmaya hazırlık ise 12 yaşından önce görülmemektedir. Tüm bunlar da göz önüne
alınarak, yarışmacı olmamak koşuluyla 5-7 yaşta yüzme, atletizm, jimnastik gibi genel
koordinasyonun geliştiği ana branşlar uygun alanlardır.

3- Spor etkinlikleri nasıl sınıflandırılır?

Spor tipleri; direkt çarpışmanın olduğu temas sporları (boks, karate, Amerikan futbolu
gibi), temas sporları (futbol, basketbol, güreş gibi), dayanıklılık sporları (yüzme, atletizm
gibi) gibi gruplara ayırılır.

4- En sık karşılaşılan spor yaralanmaları nelerdir?

Çocukluk ve adölesan döneminde en sık sprain, strain, basit kırıklar ve menisküs
lezyonları görülmektedir. Yaralanmaların büyük kısmı (%70-75'e varan oranda) alt
ekstremitede meydana gelmektedir. Özellikle diz yaralanmaları en sık görülmektedir, bunu
ayak bileği izler. Yaralanmaların en çok görüldüğü spor dalları erkeklerde futbol,
güreş, basketbol ve voleybol iken; kızlarda basketbol, voleybol ve jimnastik ön plandadır.
Yaralanmaların yaklaşık %70 kadarı 5 gün ya da daha az sportif aktivitelere katılamazlar.
Geriye kalan %30'u daha ciddi yaralanmalardır.

5- Spor yaralanmaları açısından çocuklar ve erişkinler arasında fark var mıdır?

Genel olarak bakıldığında erişkinler ve çocuklar arasında yaralanma açısından çok
büyük fark olmamakla birlikte çocuklar, kasiskelet ve nörolojik gelişimlerini
tamamlamadıklarından, buna bağlı yaralanmalar gözlenir. Bunlar arasında
apofizitler ve apofizlere yakın çekmeler ile bazı osteokondral sorunları sayabiliriz.
Çocukluk ve ergenlik döneminde en sık rastlanan apofiz sorunu Osgood -Schlatter
hastalığıdır. Osgood -Schlatter hastalığı tuberositas tibianın apofizitidir. Kronik bir
enflamasyon ve kemikleşme bölgesinden kıkırdağın avülziyonu ile karakterizedir. Bunu
topuktaki Sever hastalığı ve dirsekteki Little leage hastalığı izler. Bunun dışında çocukluk
çağında kas çekmeleri erişkinlere oranla daha fazladır.

6- Spor yaralanmalarını en aza indirmek için hangi önlemler alınabilir?

Spor yaralanmalarının önlenmesi için üç düzeyli bir önlem planlanması yapılmalıdır.
Birincisi birey bazında önlemdir. Burada kişiyi sezon öncesi tıbbi kontrolden geçirmek
gereklidir. Bireye ilişkin risk faktörlerini belirlemek açısından önemlidir. Örneğin,
herhangi bir deformitesinin olup olmadığının saptanması, olanak varsa bunun düzeltilmesi,
dayanıklılık, hız, esneklik, kuvvet gibi kondisyonel özelliklerinin saptanarak
eksikliklerinin yerine konması, daha önce yaralanmalarından kalan deformite ya da
eksik kondisyonel öğelerin rehabilitasyonu tıbbi kontrolün amaçları arasındadır. Bireyin iyi
ısınması, uygun beslenmesi, düzenli yaşaması birey bazındaki önlemlerdir.
İkincisi grup bazındaki önlemlerdir. Sportif karşılaşmalarda yaralanmayı önleyecek
kuralların konulması, tarafların ?fair play? ruhuna uygun hareketleri, sporda koruyucu
konularda bilgilendirme ve eğitim çalışmaları yapmak bu grupta yer alır.
Üçüncüsü toplum bazında önlemlerdir. Yaralanmayı önleyecek toplumsal planlamalar
yapmak, buna uygun bütçe ayırmak, yasal düzenlemeler yapmak bu grupta yer alır.

7- Hangi sağlık sorunları olan çocuklar için hangi spor etkinlikleri sakıncalıdır?

Akut enfeksiyonu olanlar, glisemik kontrolü olmayan diyabetikler, solunum
yetersizliği olanlar, aort koarktasyonu, ileri derece mitral ve aort stenozlular, siyanotik
kronik kalp hastalığı olanlar, kronik ya da iyileşmemiş kas-iskelet sistemi hastalığı olanlar
için bütün spor etkinlikleri sakıncalıdır. Hipertansiyonlular, aritmisi olanlar,
hepatomegali ve splenomegalisi olanlar, kalp ve beyin operasyonu geçirenler, impetigo ya
da herpes gibi deri enfeksiyonluların temas sporlarına katılmaları sakıncalıdır. Ancak
dayanıklılık sporlarına katılabilirler. Epilepsisi olanların direkt çarpışmanın olduğu temas
sporlarına katılması sakıncalıdır. Diğer spor türlerine katılabilirler.

8- Bir spor etkinliğinin yararlı olabilmesi için ne sıklıkla ve ne kadar süre yapılmalıdır?

Eğer sağlıklı bir yaşam sürmek için egzersiz yapıyorsak, bunu haftada en az üç kez, en az
20-30 dakika kadar ve maksimal kalp atım sayısı rezervinin %50-80'i arasında olacak
biçimde yapmalıyız. Maksimal kalp atım sayısı kabaca 220-yaş formülünden hesaplanır. Bu
formülden hesaplanacak maksimal kalp atım sayısından dinlenim kalp atım sayısı
çıkarılması; rezervi gösterir. Bu rezervin %50- 80'inin dinlenim kalp atımına eklenmesi bize
egzersiz şiddetini verir. Yapılacak egzersiz için bir örnek verecek olursak;
40 yaşında bir kişinin dinlenim kalp atım sayısı 80 olsun. Yapacağı egzersiz şiddeti şöyle
hesaplanır.
Maksimal kalp atım sayısı =220-40 yaş= 180
Rezerv=180-80 =100
Rezervin %50?si =50, %80'i =80
Dinlenim+rezervin %50?si= 80+50=130,
Dinlenim+rezervin %80?i=80+80=160.
Bu kişinin yapacağı egzersiz şiddeti, kalp atım sayısını 130-160 arasında tutacak şiddette bir
egzersiz olmalıdır

9- Sık olarak otitis media, üriner enfeksiyon gibi rahatsızlık geçiren kişilerde yüzme, dalma gibi spor etkinliklerine ara verilmeli ya da etkinlik bırakılmalı mıdır? aynı spora ne kadar zaman sonra
başlanmalıdır?

Otitis media ve üriner sistem enfeksiyonlarının tedavisi yapılmalıdır. Otitis media geçiren biri için dalma, zar perforasyonu açısından oldukça riskli olabilir. Bu açıdan enfeksiyonu geçmeden dalmasına izin verilmez. Üriner enfeksiyonda kontrendikasyon bu kadar keskin değildir. Yine
de bu konularda ilgili uzmanlardan görüş alınmalıdır.

10- Boks, judo, güreş gibi kendisine ve karşısındakine zarar verme olasılığı bulunan etkinliklerde yaralanmaları en aza indirmek için nelere dikkat edilmelidir?

Boks, judo, futbol, basketbol, güreş gibi temas sporlarında yaralanmaları azaltmak için
her şeyden önce koruyucu malzemeler kullanmak gerekir. Spora başlamadan önce tıbbi kontrol yapılması çok önemlidir. Bunun dışında sporcuların kondisyonel özelliklerindeki (kuvvet, hız, esneklik, dayanıklılık gibi) eksikliklerinin giderilmesi, yarışmadan önce iyi bir ısınma ve gerdirmenin yapılması, yarışma sonunda soğumanın yapılması, kişilerinin kurallara uyumunun sağlanması ve spor yaralanmaları konusunda iyi bir eğitim alması gereklidir.

Bir Cevap Yazın